Pages

19 Mart 2010 Cuma

Kızlar, evet.

-Maymundan geldik.
-Peki maymunu kim yaptı?
-O da denizden gelmiş. Tek hücrelilerden.
-Peki tek hücrelileri kim yaptı?
-Uzaydan meteorla düşmüşler.
-Peki o meteorun üzerinde nasıl oluştular?
-Uygun şartlardaki elementlerin birleşmesi ile.
-Peki elementleri kim yaptı?
-Uzayda vardılar zaten.
-Uzay nasıl oluştu?
-Büyük bir patlama ile yoktan var olup genişlemeye başladı.
-Peki, patlayan neydi? Onu oraya kim koydu, kim patlattı? Nasıl patladı? Veya boşluk nereden ortaya çıktı?

Sonsuz sayıda uzayabilecek bir soru dizisi halinde, varoluşun ilk aşamasına ulaşmaya çalışılabilir, ama soruların hiçbir zaman sonu gelmeyecektir. Ucu Tanrı'ya ulaşabilecek soruların sonunda bu kez de, "Tanrı nerden geldi?" sorusu ortaya çıkacaktır. Kızlara güvenmenin de bu kadar çözümsüz bir problem olduğunu ve asla sonu olmayan sorulara kaynak oluşturabileceğini düşünmektedirler.

-Bana güvenmelisin.
-Neden güvenmeliyim?
-Çünkü seni seviyorum.
-Neden seviyorsun?
-Çünkü yanında iyi hissediyorum, mutluyum, güvende hissediyorum.
-Bir gün düşüversem ve bir an zayıf kalsam, seni koruyamayacak durumda olsam, beni sevmeyeceksin demek ki.
-Severim.
-Bunu yaşamadan bilemeyiz öyle değil mi?
-Sözüme güvenmiyor musun?
-Çünkü seni seviyorum.
-Neden seviyorsun? ...



*Alıntıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder